25.03.2017

MART 2017- ETKİNLİKLER

KOMİK-İ ŞEHİR NAŞİT BEY

Türk Tiyatrosu’nun önemli adlarından Naşit Özcan’ın yaşamından kesitler sunan bir oyun. Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesinde izledim.  19. yüzyıl sonundan 20. yüzyıl ortalarına kadar olan süreçte tiyatromuzun, özellikle de Tuluat Tiyatrosu’nun sıkıntılı dönemlerini, Naşit ve Tiyatrosu’nun yaşadıkları üzerinden aktarıyor. 20. yüzyıl gerçeğinde sinemanın giderek güçlenmesi ve yayılması, Şehir Tiyatroları’nın İstanbul tiyatro yaşamındaki yeri, yaklaşan 2. Dünya Savaşı’nın ülkeye ve sanata yansıyan zorlukları, Tuluat Tiyatrosu’nun yeni yol ayrımlarına girişi, Naşit’in ailesiyle ilişkisi oyunun konusu ve kurgusunda kendine yer buluyor. konu üzüntülü olunca biraz buruk bir tad bırakıyor insanda. daha iyi bir oyuncu kadrosuyla sanki daha iyi bir oyun çıkarmış diye düşündüm oyun bittiğinde. 


FAUST



İhtiyar Doktor Faust gençliğin özlemini duymaktadır. Dua da etse derdine çare bulacağından emin değildir; bu sebepten dolayı da şeytanı çağırmaya karar verir. Şeytan Méphistophélès yüzünde alaycı gülümseyişiyle görünür ve buna karşılık ondan ruhunu ister. Faust düşünürken Méphistophélès kozunu oynar. Aniden güzel bir kız hayali belirir; bu Marguerite'dir. Faust heyecanla pazarlığı kabul eder.

Alman yazar J. W. Goethe’nin aynı adlı eserinden Fransız besteci Charles Gounod’nun bestelediği 'Faust' operası, uzun bir  aradan sonra Süreyya Opera Sahnesi’nde seyirciyle buluştu. Geniş kadrosu, kostümleri, dekor tasarımı ve orkestra müziğiyle dikkat çeken Faust operası, gece sonunda dakikalarca ayakta alkışlandı.  

 Recep Ayyılmaz’ın sahneye koyduğu eserin orkestra şefi Roberto Gianola. Koroyu ise Marco Morrone hazırladı. Koreografisi Beyhan Murphy’e ait eserin dekor tasarımı Efter Tunç, kostüm tasarımı Gizem Betil, ışık tasarımı Yakup Çartık’a ait. 






Hiç yorum yok: