OCAK 2014-KİTAPLAR

Ocak ayının ilk günü oldukça kasvetli ve soğuk geçti. Yeni yıl  her yıl olduğu gibi ailece yenen yemk sonrası, izlenen yeni yıl programları ile geçti. 


2013 için  etkinlikler, okunan kitaplar ve izlenen filmlerle ilgili bir döküm yaparsam; izlediğim bale, tiyatro, opera,konser sayısı 30 adet,  sinemada ya da evde izlenen film sayısı; 48 adet, okunan kitap sayısı ise 22 adet. 2014 te umarım sayıyı katlarım.

KİTAPLAR;

2014' ün ilk kitabına da başladım. Özen Yula'nın "toplu oyunlar 3" kitabına. Kitapta üç tiyatro oyunu kaleme alınmış. İlki yıllar önce Özen Yula ile tanışmamı ve kitaplarını okumama vesile olan oyunu: "Gayri Resmi Hürrem". İstanbul Şehir Tiyatroları Üsküdar Müsaipzade Celal sahnesinde izlemiştim oyunu. 2 kisilik bir oyun bu kadar mı insanı etkiler, günlerce düşündürür. Rozet Hubeş, Şebnem Köstem baş rollerdeydi. Konu Kanuni'nin eşi, Hürrem'in gizli bir saray odasında tüm çıplaklığı ile hayatını sorguladığı bir oyun. Ona eşlik eden yine Hürrem adında bir de cariye var. Oyun ilerledikçe Hürrem sultanın ikinci bir kişiliği gibi rol alıyor. Oyun içinde oyun, gayri resmi hürremin tanımı aslında. Maskeler ve kuklalar oyuna ayrı bir görkem katıyor. 

Diğer iki oyun ise sahibinden kiralık ve yakındoğuda emanet adını taşıyor. Sahibinden kiralık;  İstanbul'da bir parkta geçen oyunda, fahişelik yapan genç adamların ve genç bir kızın hikayesi.Adnan takma adlı bir jigolo ile Simay takma adlı fahişenin aşkı, kötülüklerle dolu parkraki cinayetler konu ediliyor. Yakındoğuda emanet bir masal. İhanet, ölüm, çürüme gibi bölümlerden oluşuyor. Oldukça gerçekçi ve etkileyici bir oyun. Başrolde adam var. Yılan, yaşlı kadın, hayali ikiz kardeş gibi karakterlerde var. İletişimsizlik, yabancılaşma, yalnızlaşma vurgusu eşliğinde umutsuzluk hakim oyunda.

Yeni yıl öncesinde idefix' in yaptığı kitap kampanyasından aldığım ama bir türlü tedarik  edilemeyen kitabımı 2 ocakta masamda bulmak sürpriz oldu. Fotoğraflardan oluşan  bir kitaptı aldığım. Sanki karşımdaymış hissine kapıldım. Kitabın adi "Nâzım 111 yaşında, Alnımın Çizgilerindesin Memleketim".

Kitaptaki şiirler, fotoğraflar çok güzel bir kronolojide verilmiş. Nazımı bu kez hayatına girerek okudum. Oğlunun fotoğrafına bakışları çok etkiledi beni. Melih Güneş'in ellerine sağlık. Çok emekli bir iş çıkarmış. 1951-1963 döneminde SSCB, Doğu Almanya, Polonya, Macaristan, Bulgaristan, Romanya, Çin, Küba, İtalya, Fransa gibi ülkelerde çekilen resimlerde hele ne kadar sade, ne kadar doğal. 

Bir diğer kitap yine Özen Yula'ya ait. Aşk evlerden uzak, rahvan giden atlılar ve İstanbul-Sofya adlarını taşıyan oyunları kitapta.

Aşk evlerden uzakta, Ankara' da yeni yapılan çok katlı binalardan birinde geçiyor. Üç ayrı aşk aynı mekanda farklı yıllarda geçiyor. Aşkın yokluğuna dair bir oyun. güncel tespitlerle karakterlerine can vermiş oyunda. Rahvan giden atlılarda iki karakter var. Dönem Osmanlı İmparatorluğu, 2.Mahmut dönemidir. İki meddahtan (usta ve çırak) hikayeyi dinleriz. Aralarında kim daha iyi hikaye anlatıyor yarışı ile başlayan hikaye, tatlı sert atışmalarla çok renkli. okuması da çok keyifli. İstanbul-Sofya ise  trende geçen aynı kompartmana denk gelen iki erkeğin yolculuk boyunca gerçekleşen sorgulamaları. birbirlerinin dilini anlamamaları da işin bir diğer enteresan tarafı.