SİBİRYA EKSPRESİ;
2008 ABD yapımı, yönetmen; Brad Anderson, oyuncular; Ben Kingsley, Emily Mortimer rol alıyor. Çok etkileyici bulduğum konusu ve görüntüleri günlerce düşünmeme sebep oldu. Genç çift Roy ve Jessie uzun yıllar hayalini kurdukları efsanevi tren yolculuğuna bilet alırlar. Trende aynı odaya düşen Carlos ve Abby ile arkadaş olurlar. Carlos hatıra olarak Rusya'dan aldığı boy boy matruşka bebekleri onlara gösterir. Evli çifte bu hatta uyuşturucu kaçakçılığının değişik yollarla yapıldığını söyleyen rus polisler de trendedirler. Roy duraklardan birinde yanlışlıkla iner, eşi bir sonraki istasyonda inme kararı alınca genç çiftte onu yalnız bırakmak istemez. Jessie eşiyle telefonda görüşür ve ilk trenle buluşmaya karar verirler. Carlos beklerken yakınlardaki kiliseye gidip görmeyi teklif eder....
ZENNE;
Yönetmenliğini; Caner Alper ile Mehmet Binay' in yaptığı film 2011 yılında çekilmiş bir Türk filmi. 2008 yılında eş cinsel olduğu için babası tarafından öldürülen Ahmet Yıldız'ın hikâyesinden esinlenerek yazılmış. Başrollerde; Kerem Can, Giovanni Arvaneh, Erkan Avcı, Tilbe Saran var.Istanbul' a fotoğraf çekmek için gelen Alman fotoğrafçı, bir gece kulübünde çalışan Can ile ardından da doğulu muhafazakâr bir ailenin oğlu olan Ahmet ile tanışır. Can'ın babası Güneydoğu Anadoluda şehit düşen bir asker, ağabeyi de gazidir. Anne şefkat dolu, çocuklarını her yönüyle kabul etmiş, acılarını içine gömmüş bir kadındır. Küçük oğlu Can'ın askere gitmesini istemez.
Ahmet'in annesi fiziksel özrü yüzünden töreye bağlı despot bir kadındır, babada mülayim eşinin arkasında pasifliği seçmiştir. Kızlarını Ahmet' in yanına birbirlerine gözkulak olsunlar diye göndermişlerdir. Kız kardeş ağabeyinin durumunun farkındadır ama, ailesine sır vermez. Alman fotografçı ahmet'e birlikte yurt dışında bir hayat kurmayı önerir. Pasaport için en büyük engel ise askerliktir.
DELİ DELI OLMA;
Son yıllarda beğeni ile izlediğim baş rollerinde Tarık Akan'ın rol aldığı bir film. Yönetmeliğini Murat Saraçoğlu'nun yapmış, filmin yapım yılı 2009. Baş rollerde Tarık Akan, Şerif Sezer paylaşıyorlar. Her iki oyuncunun gençliğini kendi çocuklarının oynaması hoş olmuş. Filmin çekimleri Kars'ta yapılmış. Kars'ta "aklını başına al" anlamında kullanılan bir deyim, deli deli olma.://www.delideliolma.com/
Filmin konusu; Miska 93 Rus harbi sonrası çar tarafından zorla göç ettirilen Malakan' ların sonuncusudur. Köyün değirmenini işleten Mişka, modern makinaların çıkmasından sonra işini yapamamış dara düşmüştür. Yalnız yaşamaktadır. Köyün huysuz ihtiyarı Popuç, ondan nefret eder,kavga çıkarır. Pobuç; oğlu, gelini ve torunlarıyla yaşamaktadır. Torunlarından en küçüğü doğuştan yetenekli bir çocuktur ve müzik öğretmeni bu yeteneğini fark etmiştir. Mişka ile Alma arasında kurulan dostluk sonrası, Mişkanın ona verdiği müzik dersleri ile pekişir. Evindeki piyano Rusyadan ailesinden kalmadır. Çok keyifli bir film.
SİNEMA BİR MUCİZEDİR;
2005 yapımı yönetmen Memduh Ün, Tunç Başaran. Oyuncular, Fatma Girik, Kadir İnanır, Batuhan Levent paylaşıyor. 1950 lerde, Antep'te geçiyor hikaye. Sinema aşığı bir çocuğun, bir sinema sahibi ile olan dostluğu paralelinde bir dönemi anlatıyor. Demokrat Parti iktidara yeni gelmiştir, türkçe ezan arapça okunmaya başlamasını halkın bakışı çerçevesinde veriyor. Antep'in en büyük sinemasının sahibi Nakip Ali'dir, aynı zamanda da kurtuluş savaşı gazisidir. Herkesin sevdiği bir insandır. Ümit ise anne ve anneannesi ile yaşayan, ilkokula giden bir çocuktur. Sinemayı ve Nakip Aliyi çok sever. 50' lerin ekonomik zorluklarını, sinema bir nebze güzelleştirir. Ardından şehre bir tiyatro kumpanyası gelir.
KAYBEDENLER KULÜBÜ;
Tolga Örnek'in 2011 yılında çektiği film. Başrollerde; Nejat İşler, Yiğit Özşener, Ahu Türkpençe rol alıyor. Konuyu beğendim, oyuncularda hakkını vermişler işlerinin. Bir yayınevi sahibi ile plak koleksiyoncusu arkadaşının sıkı dostlukları bir radyo programı ile perçinlenir. Adı duyulmamış bir radyoda doğaçlama her gece program yaparlar. ciddi bir dinleyiciye ulaşırlar bir süre sonra. dinleyenlerinin de hayatını etkilemeye baslarlar bir süre sonra. Özel hayatlarında ise ciddi ilişkiler yaşayamayan kahramanlarımız, günü birlik ilişkileri tercih ederler ve bunu doğallık sayarlar. derken yayıncı olan kahramanımız bir barda hayatının aşkıyla karşılaşır. Keyifli ve etkileyici bir film.CAN DOSTUM;
2012 Yapımı, son yıllarda izlediğim en güzel film. Yönetmen; Olivier Nakache, Eric Toledano. oyuncular; Omar Sy, Francois Cluzet. Gerçek bir hikaye. Filmin sonunda şuan ki hallerini de yönetmen vermiş. Karşılaşma imkanı normal şartlarda imkansız olan iki kişinin dostluk hikayesi. Philippe eşinin ölümü sonrası, rüzgarlı bir havada yamaç paraşütü yaparken geçirdiği kaza yüzünden özürlü kalmış zengin bir adamdır. Muazzam bir evde bakıcıları yardımı ile hayatını sürdürmektedir. Tedavisi, her gün doktorlar nezaretinde devam eder. Driss Afrika'dan göç eden bir ailenin işsiz oğludur. Kalabalık bir ailesi vardır ve Paris' in banliyölerinden birinde yaşamaktadır. Philippe için bakımına destek olmak amacıyla yardımcı bulmak için iş ilanı verirler. Bir şans tanır Philippe ve Drissi işe alır. Muhakkak izlenmeli.Espriler müthiş, hiç duygu sömürüsüne girmeden başarıyor bunu yönetmen. Göçmenlere, siyahi bir afrikalının yaşadıklarına ince dokunuşlar eşliğinde.
GEÇ GELEN SEVGİ;
Beğeni ile izlediğim bir aşk filmi. Yapım yılı 1984. Yönetmen; Ulu Grosbard, oyuncular; Meryl Streep, Robert de Niro, Harvey Keitel. Aslında çok klasik bir konu , sanırım oyuncularla devleşen bir film olmuş. Her ikisi de evli ve mutlu olan iki kişinin birbiri ile kurduğu dostluk sonrası aşk hikayesi ana konu. Molly grafikerdir fakat çalışmamakta, doktor eşiyle new york banliyölerinden birinde yaşamaktadır.Yeni yıl alışverişi sırasında paketler karışır. Frank te aynı hatta bir banliyöde yaşayan evli iki çocuklu bir adamdır. Gökdelen inşaatında çalışan bir mühendistir. Son derece de mutludur. Derken trende ilk Frank Molly' i fark eder, yeni yıl paketlerinin karışmasıyla bir arkadaşlık başlar. Harvey Keitel' de frank' in arkadaşıdır ve eşinden boşanmak üzeredir. Frank arkadaşına telkinde bulunur, evliliğini bitirmemesini söyler. Arkadaşlıkları bir süre sonra birbirlerini görmeden yapamamaya dönüşür. Buluşmalarında arkadaşlıklarını, ilişkilerini, evliliklerini tartarlar, tartışırlar.
YASAK İLİŞKİ;
1995 yapımı yönetmen Clint Eastwood. Baş rollerde, Meryl Streep, Clint Eastwood onuyor. Çok sade bir anlatımla konusunu anlatan bir film. Annelerinin vefatı ile yıllar sonra baba evine cenaze işleri için dönen iki kardeş, geceyi büyüdükleri evde geçirirler. Annelerinden kalan yadigar eşyaları incelerken, annelerinin tuttuğu günlüğü okumaya başlarlar. Annelerinin yaşadığı dört gün süren aşkın şahidi olurlar. Önce çok sinirlenirler, okudukça annelerine olan hayranlıkları artar. Filmdeki oyunculukları beni çok etkiledi. Robert rolünde Clint Eastwood rolünün hakkını vermiş. National Geographic dergisinin ünlü fotoğrafçısını canlandırıyor filmde.
YE DUA ET SEV;
Elizabeth Gilbert'in aynı adlı romanından uyarlanmış, yönetmen; Ryan Murphy. Yapım yılı 2010 ABD. Oyuncular, Julia Roberts, Javier Bardem, Richard Jenkins, James Franco sayılabilir. Seyirlik hoş bir film. Modern kadının şehirdeki kıstırılmışlığını başarıyla veriyor yönetmen. Mutsuz giden evliliğini bir anda sonlandırma kararı veren Liz, seçtiği üç şehirde kendisini keşfetme kararı filmde anlatılıyor. yemek, dua ve aşkın ilk akla gelen üç şehirde çekimleri yapılmış.
Andrew Lloyd Weberin müziklerini bestelediği unutulmaz bir müzikal. Müzikler, danslar, makyaj ve sahne insanı izlerken büyülüyor. T.S. Eliot'un "Old Possum's Book of Practical Cats" kitabından uyarlayarak bestelemiş Weber. DVD de ayrıntılarıyla anlatıyor. İlk kez 1981de oynamış. Memory, Grizabella, Macavity, Gus, Jellicılların şarkısı ilk aklıma gelen şarkılar.
OPERADAKİ HAYALET;
Andrew Lloyd Weberin müziklerini bestelediği bir diğer önemli eseri de operadaki hayalet müzikali. Opera binasında yaşayan hayalet, zamanını gezerek ve zaman zamanda org çalarak geçirmektedir. Genç sopranonun aryasından etkilenir ve ona aşık olur. Kendini onu korumaya adar. Ama ona hayran bir kişi daha vardır. O da operanın sahibidir.
HAIR;
Milos Forman'ın yönetmenliğini yaptığı filmin baş rollerinde; John Savage, Treat Williams, Beverly D'angelo oynuyor. 1979 Alman-Amerika ortak yapımı. Savaşa karşı barışı, sevgi dolu bir dünya özlemini dile getiren çiçek çocuklarını anlatıyor. Çiftlikten ayrılıp Vietnam savaşına katılmak için New York'a gelen Claude Bukowski, Central Parkta yeni arkadaşları olan hippilerle tanışır. Claude parkta gezerken zengin bir ailenin kızı olan Sheila ile tanışır ve ona aşık olur. Berger aralarını bulmaya ve onun vietnama gitmemesi için elinden geleni yapacaktır. Müzikleriyle en çok izlenen filmler arasında hair. En beğendiğim filmlerden de birisi.














1 yorum:
Özellikle Sibirya Ekspresi benim de listemde olan filmlerden biri :) "Spoiler" vermiş gibi olmuşsunuz Evrim hanım ama napalım artık,film hakkında detaylı bilgileri edinmiş olduk :) Sevdiğim Filmler 1 kısmında da benim film listemde olan filmler vardı :) Film paylaşımını düşünmeniz güzel olmuş,fikirler paylaşıldıkça güzelleşiyor :) -Evren-
Yorum Gönder